Baharın ilk günlerinde kış miskinliğinden kurtulup uzun bir zamandır yapmak istediğim ama sürekli bahaneler bulup ertelediğim işlerden birini yani ilkini yapmaya karar verdim. Malum karar vermek bitirmenin yarısıdır. Hani bazı eşyalarımız vardır onların görüntüsünden sıkılmışızdır yada ortama uymadığını düşünürüz, onlardan da bir türlü kurtulmak istemeyiz ve yazlık evimiz varsa onları buraya götürürüz hem onları evden uzaklaştırmış hemde atmamış oluruz işte durum tamda böyle İstanbul’dan Gömeç’teki evime getirdiğim bir kaç parça eşyayı bir türlü buradaki ortama yakıştıramadım Masmavi bir gökyüzü masmavi bir deniz yemyeşil çimenler ve kahverengi bir dolap üstelik yılın 12 ayı burada yaşamaya karar verince bu görüntü beni rahatsız etti ve yıllar önce gittiğim ahşap boyama kursundan aklımda kalanlara güvenip kolları sıvadım. İlk iş mobilyayı en ince zımpara ile eski cilasından arındırmak oldu.
Ardından iyice silip temizledim ve camlı kısımları maskeleme bandı ile çevirerek camlara boya bulaşmasını engelledim.
Sıra en keyifli işe geldi boya aşaması Polisan' ın su bazlı panel kapı boyası bir ince rulo fırça birde dar alanlar için ince ahşap boyama fırçası yardımıyla dolaba ve koltukların kollarına iki kat boya uyguladım.
Sonuç ortada sizi bilmem ama ben beğendim.
Bundan da sıkılırsam kolayı var ince bir zımpara ile vintage’ e çeviririm. Malum bahar yaşanılan mekanlarda yapılacak ufak tefek değişiklikler ve yenilikler insana ferahlık veriyor hani derler ya tebdili mekanda ferahlık vardır.
Eline sağlık, çok güzel olmuş.
YanıtlaSilMerhaba Ayşen Hanım,çok güzel bir bloğunuz var hayırlı olsun.
YanıtlaSilMobilya boyama çok iyi olmuş.Açık renkler insanın içini açıyor.Çok beğendim.Elinize sağlık.
Arzu ederseniz izleyici gadgeti ekleyebilirsiniz.Sizi öyle de takip edebiliriz.Sevgilerimle...